Antalya'nın Konyaaltı ilçesinde yaşanan ve bir kişinin ölümüne, yedi kişinin yaralanmasına neden olan teleferik kazası sonrasında tutuklanan Kepez Belediye Başkanı ve ANET'in eski yönetim kurulu başkanı CHP'li Mesut Kocagöz'ün tutukluluğuna yapılan itiraz, mahkeme tarafından reddedildi. Bu gelişme, yerel ve ulusal düzeyde büyük yankı uyandırdı.

12 Nisan'da meydana gelen kaza, Antalya'nın turistik teleferik hattında gerçekleşti. Olayda, teleferik hattını işleten belediye şirketi ANET'in önceki yönetim kurulu başkanı olan Mesut Kocagöz, kazanın ardından soruşturma kapsamında diğer dört şüpheli ile birlikte tutuklandı. Kazanın ardından yapılan ilk incelemeler, teleferik sisteminin bakım ve işletmesinde ciddi ihmallere işaret etti.

Antalya Teleferik Kazası Tutuklama İtirazı Reddedildi1

Erdoğan'dan Grup Toplantısında Net Mesajlar: Yenilenme ve Dinamizm Vurgusu! Erdoğan'dan Grup Toplantısında Net Mesajlar: Yenilenme ve Dinamizm Vurgusu!

CHP'li Mesut Kocagöz'ün tutuklanmasına, partisi ve destekçileri tarafından sert tepkiler geldi. CHP'liler, Antalya adliyesi ve il binası önünde toplanarak açıklamalar yaptı. Kocagöz'ün avukatları ise, müvekkillerinin kazadan önce yönetim kurulu başkanlığı görevinden istifa ettiğini belirterek, dolayısıyla kazadaki sorumluluğunun bulunmadığını savundular ve Antalya 32'nci Asliye Ceza Mahkemesi'ne itirazda bulundular.

Antalya 32'nci Asliye Ceza Mahkemesi, yapılan itirazları değerlendirerek, Kocagöz'ün tutukluluğunu sürdürme kararı aldı. Mahkemenin bu kararının ardından, Kocagöz'ün avukatlarının yeni delillerle bir üst mahkemeye başvuruda bulunacağı bilgisi alındı. Bu süreç, hukuki ve siyasi arenada büyük ilgiyle takip edilmekte.

Bu olay, Türkiye'deki belediye yönetimlerinin ve ilgili kamu şirketlerinin faaliyetlerinin denetimi konusunda ciddi soruları beraberinde getirdi. Kamu güvenliği ve şeffaflık açısından, bu tür kritik altyapı projelerinin yönetimi büyük önem taşımakta. Kaza, aynı zamanda yerel yönetimlerin sorumluluklarını ve kamu güvenliğine olan etkilerini gözler önüne serdi, bu da geniş çaplı bir halk sağlığı ve güvenliği tartışmasını tetikledi.