Narin Güran cinayetiyle ilgili davada önemli bir gelişme yaşandı. Sanık Enes Güran’ın diş izi ve PSA raporu talepleri Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi. Mahkeme taleplerin dosyaya yenilik katmayacağını belirtti. Detaylar ve gelişmeler haberimizde.
Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın cinayetinde yeni bir gelişme yaşandı. Sanık Enes Güran’ın diş izleri ve PSA raporları ile ilgili talepleri, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi. Mahkeme, taleplerin “dosyaya yenilik katmayacağı” gerekçesiyle kabul edilmedi.
PSA Testi ile İlgili Talepler Reddi
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde, 21 Ağustos 2021’de kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ın cesedi, 19 gün sonra Eğertutmaz Deresi’nde bulundu. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sonrasında açılan davada, sanıkların avukatları taleplerde bulundu. Narin Güran’ın kıyafetlerinde tespit edilen PSA (Prostat Spesifik Antijen) enzimiyle ilgili olarak, Hacettepe Üniversitesi’nden bilimsel görüş talep edildi. Ancak Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi, bu talepleri reddetti ve PSA konusunda bir yenilik getirmeyeceği gerekçesiyle taleplerin geçerli olmadığını belirtti.
Enes Güran’ın Diş İzi Talebi
Sanık Enes Güran’ın, bedenindeki ısırık izlerinin kendisine ait olup olmadığına dair talebi de reddedildi. Güran’ın avukatı, diş izlerinin kimden olduğuna dair bir ek rapor talep etmişti. Enes Güran, kolundaki ısırık izlerinin Narin Güran tarafından meydana geldiğini savunmuştu. Ancak, mahkeme bu talepleri de “dosyaya bir yenilik katmayacağı” gerekçesiyle onaylamadı.
Adli Tıp Kurumu’ndan Rapor
Adalet Bakanlığı’na bağlı Diyarbakır Grup Başkanlığı Biyoloji İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan raporda, Narin Güran’ın iç çamaşırında tespit edilen PSA enzimi, olayın cinsel saldırı boyutunu da gündeme getirdi. PSA’nın tespit edilmesi cinayetin işlenme şekli ve olayın detaylarına ilişkin soru işaretlerini artırırken, mahkeme bu konuda da yeni bir adli inceleme başlatılmasına karar vermedi. Cinayetle ilgili soruşturma ve dava süreci devam ederken, mahkemenin verdiği karar, davanın nasıl şekilleneceği konusunda önemli bir gelişme olarak kayıtlara geçti.
