Sağlık Haberleri

Isparta'da El, Ayak ve Ağız Hastalığı Alarmı: 11 Öğrenci Tedavi Altında!

Isparta'da el, ayak ve ağız hastalığı tespit edilen 11 öğrenci tedavi altına alındı. Yetkililer hijyen ve izolasyon kurallarına dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor.

Abone Ol

Isparta Sağlık Müdürü Mustafa Serhat Küçükcoşkun, Aksu ilçesinde el, ayak ve ağız hastalığı (EAAH) tespit edilen 11 öğrencinin tedavi altına alındığını açıkladı. Küçükcoşkun, bu hastalığın genellikle mevsim geçişlerinde çocuklarda ortaya çıktığını ve özellikle 2-10 yaş arası çocuklarda yaygın olduğunu belirtti.

Aksu'da Vakalar Artıyor: Kreş Öğrencileri Risk Altında

Aksu ilçesinde tespit edilen vakalar arasında 7’si kreş öğrencisi olmak üzere toplam 11 çocuğun bu hastalığa yakalandığını açıklayan Küçükcoşkun, hastalığın hızlı bir şekilde kontrol altına alındığını ifade etti. Sağlık müdürlüğü tarafından velilere yönelik eğitimler düzenlenerek, korunma yolları ve hastalık belirtileri hakkında bilgi verildi.

El, Ayak ve Ağız Hastalığı Nedir?

El, ayak ve ağız hastalığı genellikle çocuklarda görülen bulaşıcı bir viral enfeksiyondur. Küçükcoşkun'un açıklamasına göre, hastalık tükürük, solunum yoluyla ve dışkı ile bulaşabilir. Bu nedenle çocukların hijyen kurallarına dikkat etmesi, özellikle ellerini sık sık yıkamaları büyük önem taşıyor. Hastalık, yetişkinlerde de görülebilir ancak daha nadir ve genellikle hafif belirtilerle seyreder.

Hastalığın Belirtileri ve Seyri

Küçükcoşkun, el, ayak ve ağız hastalığının iştahsızlık, halsizlik ve boğaz ağrısıyla başladığını belirtti. İlk belirtilerden 1-2 gün sonra, deri üzerinde içi su dolu döküntüler oluşur. Döküntüler genellikle eller, ayaklar ve ağız çevresinde belirginleşir. El ve ayak tabanlarında kırmızı noktalar şeklinde başlayan bu döküntüler daha sonra su toplamaya başlar.

Çoğu vaka 5-7 gün içinde kendiliğinden iyileşir. Küçükcoşkun, bu sürecin hızlandırılması ve komplikasyonlardan kaçınılması için doktorun önerdiği ilaçların düzenli kullanılmasının önemini vurguladı. Ayrıca, çocukların bol sıvı tüketmeleri, sağlıklı beslenmeleri ve hastalık döneminde okula gönderilmemeleri gerektiğini belirtti.

Hastalığın bulaşma riskini azaltmak için özellikle çocuklara hijyen alışkanlıklarının kazandırılması gerektiğini ifade eden Küçükcoşkun, velilere şu uyarılarda bulundu: “Anne ve babalara, çocuklarına ellerini sık sık yıkama alışkanlığı kazandırmaları konusunda büyük görev düşmektedir. Ayrıca hastalığın bulaşma riskini en aza indirmek için çocukların dinlenmesi, sağlıklı beslenmesi ve doktorun önerilerini eksiksiz yerine getirilmesi oldukça önemlidir.”

Tedavi Süreci ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

El, ayak ve ağız hastalığının özel bir tedavisi olmadığını belirten Küçükcoşkun, belirtilerin hafifletilmesi için doktorun vereceği ilaçların düzenli kullanımının yeterli olacağını vurguladı. Hastalık sırasında çocuğun bol sıvı tüketmesi, dinlenmesi ve beslenmesine dikkat edilmesi iyileşme sürecini hızlandıracaktır.

Küçükcoşkun, el ve ayaklarda oluşan döküntülerin genellikle 5-7 gün içinde kendiliğinden geçtiğini ve bu sürecin sonunda hastalığın tamamen iyileştiğini ifade etti. Ancak, hastalığın şiddetli seyrettiği durumlarda, komplikasyonların önlenmesi adına doktor gözetiminde olmak şart.

El, Ayak ve Ağız Hastalığına Karşı Alınabilecek Önlemler

Bu hastalık, genellikle mevsim geçişlerinde yaygın olarak görülse de alınacak bazı önlemlerle bulaşma riski azaltılabilir. Küçükcoşkun’un vurguladığı başlıca önlemler şunlardır:

  • Hijyen Kuralları: Çocuklara el yıkama alışkanlığının kazandırılması, kişisel eşyaların paylaşılmaması, hijyen kurallarına sıkı şekilde uyulması bulaşmayı engelleyebilir.
  • Hasta Çocuğun İzolasyonu: Hastalık teşhisi konan çocukların okula veya kalabalık ortamlara gönderilmemesi, hastalığın yayılmasını önler.
  • Dengeli Beslenme ve Bol Sıvı Tüketimi: Vücudun direncini artırmak için hastalık süresince çocukların dengeli beslenmesi ve yeterli sıvı alması önemlidir.

Isparta’da Aksu ilçesinde görülen bu vakalar, el, ayak ve ağız hastalığının ne denli yayılabileceğini bir kez daha göstermiştir. Küçükcoşkun’un yaptığı açıklamalar, velilerin ve okulların bu konuda bilinçli olması gerektiğini ortaya koymaktadır. Hastalığın tedavi sürecinde düzenli doktor kontrolleri ve çocukların dinlenmesine dikkat edilmesi, iyileşme sürecini hızlandıracak en önemli etkenlerdir.