İstanbul Fatih’te Semih Çelik tarafından vahşice katledilen 19 yaşındaki İkbal Uzuner’in ailesi, yaşanan trajedinin ardından acı dolu açıklamalar yaptı. Baba Hasan Uzuner, kızının bir dönem katil zanlısı Semih Çelik ile arkadaşlık ettiğini, ancak kızının psikolojisinin bozulması üzerine ilişkiyi sonlandırdıklarını anlattı. Uzuner, kızının cesedini buldukları anları da gözyaşları içinde paylaştı.
“Kızımın Psikolojisi Bozuldu, Onu Psikoloğa Gönderdim”
Hasan Uzuner, emniyetteki ifadesinde, kızının lise yıllarında Semih Çelik ile tanıştığını ve ilişkilerinin o dönemde başladığını belirtti. Uzuner, “Kızım liseyi Fatih’te okudu. Semih ile okulda tanışmışlar. Lise 3. sınıfın ilk yarısında Semih kızımı rahatsız etmeye başladı. Bu rahatsızlık uzun süre devam etti ve kızımın okulunu değiştirdim” dedi.
Semih Çelik’in ısrarlı rahatsızlıkları, İkbal’in psikolojisini bozdu ve aile bu duruma çözüm bulmak için çareler aradı. Uzuner, “Kızım bir süre Semih ile arkadaşlık etti ancak yaşadığı rahatsızlık sebebiyle psikolojisi bozuldu. Onu psikoloğa gönderdim. Kızım benden kedi istedi, kedi aldım. Kediyle ilgilenirken psikolojisi düzeldi” diye konuştu.
“Son 1,5 Yıldır İletişimleri Yoktu”
Acılı baba, kızının son 1,5 yıldır Semih Çelik ile hiçbir temasının olmadığını belirtti. Kızının psikolojisinin toparlandığını ve aile içindeki ilişkilerinin düzeldiğini dile getirdi. Ayrıca, Semih Çelik’in annesinin kendilerini arayarak oğlunun yeni bir kız arkadaşı olduğunu söylemesi üzerine rahatladıklarını ifade etti: “Semih’in annesi bizi arayıp ‘Oğlumun yeni bir kız arkadaşı var, çok mutlular, artık kızınızı rahatsız etmeyecek’ dedi. Bu bizi rahatlatmıştı.”
Olay günü İkbal Uzuner’e ulaşmaya çalışan aile, yaşananları şu şekilde anlattı: “Eşim, kızımı aradı ancak telefonunu bir erkek açtı. ‘Merak etme, kızın emin ellerde’ dedi. Eşim tekrar arayınca başka bir erkek telefonu açıp, telefonun surlardan düştüğünü söyledi ve yerini tarif etti. Bunun üzerine ben de kızımı aradım, telefonu açan kişi, telefonu sadece annesine vereceğini söyledi.”
Hasan Uzuner, bu telefon görüşmelerinin ardından kızıyla ilgili endişelerinin arttığını belirterek, eşini yanına alıp kızlarının telefonunu almaya gittiklerini aktardı. Uzuner, telefonun evsiz biri tarafından bulunduğunu ve bu kişinin telefonun surlardan düştüğünü söylediğini belirtti.
Hasan Uzuner, kızıyla ilgili en büyük korkusunun gerçek olduğu o anı şu sözlerle anlattı: “Surun üstüne çıkmak istedik ancak teller olduğu için çıkamadık. Aşağı indiğimizde kalabalık bir grubun surlara baktığını gördük. Belki kızımız o kalabalığın içindedir diye oraya doğru yürüdük. O sırada kızımın kafasını gördüm.”
,
Bir yanıt yazın